Heidegger üzerine şimdiye kadar yapılmış olan tartışmalardan elimizde kalanın ne olduğuna bakıldığında, bunun, yanıtlardan çok sorular olduğu ortadadır.
Acaba Heidegger,varlığın anlamını nihai bir şekilde belirlemek mi istemiştir; yoksa o böyle bir belirlemenin imkansızlığını mı göstermeye çalışmıştır?
O “geç”dönem eserinde hakikat sorusunun ayırt edici boyutunu mu elde etmiştir; yoksa bu boyutu tamamen yok mu etmiştir?
Tarihin ve tarihselliğin onun düşüncesindeki yeri ve önemi nedir?
Heidegger düşüncesi hangi kaynaklardan beslenmiştir? Bu düşüncede teolojik ve politik öntasarımlar (hatta önyargılar) rol oynamışlar mıdır?
Heidegger üzerine sürdürülen tartışma, bu hususları basit bir şekilde ve çoğu ilgisiz sorular ve yanıtlarla zorla kabul ettirmek veya reddettirmek istemiyorsa, Heidegger’i yorumlama çabası bizzat Heidegger’in toplu eserinden hareketle yapılmalı ve Heidegger’in Varlık, Hakikat,Dünya, Tarih,Tarihsellik kavramlarını nasıl soruşturduğu ve Heidegger felsefesinin felsefe geleneğine ne türlü katkıda bulunduğu gösterilmelidir.
Bu kitaptaki iki yazı, Heidegger’i toplu eserinden hareketle yorumlama çabasının ürünüdür.